Körleşen bölüm 1 - uyuşturucu tüccarı
Bir ayağım kumun derininde, diğer bir ayağımı kaldırsam saatli bomba gibi patlayacak olan bir mayın var... önümde de sarı ten rengine sahip bir ceset, ağzı fena parçalanmıştı, saatin kaç olduğunu bilmiyordum ama gördüğüm üzere güneş batıyordu. Burada sıkışıp kaldım, çıkma ihtimalim ise aynı kanlı ayın her hafta çıkması gibi bir şeydi... bir gün askerlerin beni yardım etmesini umuyordum ama hiçbir araba sesini de geldiğini duymuyordum, umutsuz ve kötü bir pozisyonun içinde kalmıştım, çölde sabahlar akşamı kovalamaya başlıyordu ben ise hala aynı pozisyondaydım, bir yandan ceset gözümün önünde çürüyordu ve kokusu yavaşça burnuma geliyordu... sanki yeterince sinir bozucu değilmiş gibi birde bu iğrenç koku burnumun içine girince kusacak gibi oluyordum... her akşam gözüm kapanmak için yalvarıyordu... bir gün çölden bir böcek pantolunumun içine girdi, muhtemelen bin ayakla bütün bedenimi gezmişti, sanki tatil yapıyormuş gibi uzun süre gezindi ve yüzüme de uğradı, uzu...